Eyfel-Pisa Kulesi gibi adam!

Ben ruhu Eyfel Kulesi, bedeni Pisa Kulesi gibi adam!

Nasıl hayret edilirse Pisa Kulesi’nin yıkılmadığına, öyle hayret edilir yıkılmadığıma.

Doğa vursun seni, sakatlanan belini doğrultama…

Devlet vursun sana, hapislerden, işsiz bıraktırmalardan, işkencelerden kurtulama…

Mahkemeler ikinci adresin olsun, hukuksuzluklara, haksızlıklara uğra…

En zor anında sırtından hançerlen en yakınınca…

Ama yine de ayakta kal, yıkılma.

Payına düşen çil çil çile…

Alınsın sakatlanan bedenin minik bir çocukken çelik bir korse içine…

Çelik korse bedenini bir mengene gibi sıksın; sıktıkça körpe derilerini yüzüp kanatsın.

“Dayanacaksın buna” desin doktor, “bir süre sonra kanayan yerler nasır tutacak, o zaman şimdiki kadar acı duymayacaksın.”

Derken atılsın bedenin yirmili yaşlarında demir parmaklıklar arkasına…

“Dayan” desin gardiyan.

Vücudun kanasın dayan, ruhun kanasın dayan…

Dayana dayana altmışlı yaşlara dayan…

Asla eğilmedim hiçbir güçlünün ve güçlüğün önünde…

Yenilgilerim olabilir ama, teslimiyetlerim asla…

Ruhum Eyfel Kulesi gibi dimdik…

Ama sakatlanan vücudum Pisa Kulesi gibi eğik…

Ben ruhu Eyfel Kulesi, bedeni Pisa kulesi gibi adam!

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.